
MARKA HUKUKU KAPSAMINDA RÜÇHAN HAKKI
Sınai mülkiyet hakları kural olarak ülkesellik ilkesi uyarınca yalnızca tescil edildiği ülkede korunmaktadır. Günümüzde ticari faaliyetlerin uluslararası boyutta hız kazanması ise sınai mülkiyet haklarının tescili ve korunması hususunda kişilere önceki haklarına dayanan birtakım imtiyazlar tanınmasını zorunlu hale getirmiştir. Bu imtiyazlardan biri ise rüçhan hakkıdır.
Rüçhan kavramı kelime itibariyle üstünlük, yeğlik, öncelik anlamlarına gelmektedir[1]. Marka hukuku bakımından rüçhan hakkı, bir markayı tescil ettirme hususunda sahip olunan önceden doğan bir hak dolayısıyla hak sahibine tanınan üstünlük/öncelik olarak tanımlanmaktadır. Bu hak, önceki bir başvurudan veya markanın bunu taşıyan mal veya hizmetler üzerinde öncelikle sergilenmesinden doğar.[2] Markasını bir ülkede tescil ettiren bir kişinin, aynı markayı başka ülkelerde de tescil ettirmekte menfaati bulunabilir. Ancak ilk tescil veya sergileme ile sonraki tesciller arasında geçecek süre içerisinde markanın başkaları tarafından tescil edilmesi veya kullanması riski bulunmaktadır. Markayı ilk tescil ettiren ve markasının diğer ülkelerde korunmasını isteyen kişinin bu gibi olumsuzluklarla karşılaşmaması için Paris Sözleşmesi’nde rüçhan hakkı öngörülmüş ve bu hak ulusal mevzuatımızda da düzenlenmiştir.[3]
6769 Sayılı SMK’da iki tür rüçhan hakkı düzenlenmektedir. Bunlardan biri yabancı ülkede yapılan tescil başvurusundan doğan başvuru rüçhanı, diğeri ise sergi veya fuarlardaki teşhirlerden doğan sergi rüçhanıdır.[4]
Paris Sözleşmesinin 4. Maddesinde[5] başvuru rüçhanı düzenlenmiş, ülkemiz mevzuatında ise bu hak SMK’nın 12. Ve 13. Maddelerinde yer almıştır. Bu düzenlemeler uyarınca Paris Sözleşmesine veya Dünya Ticaret Örgütü Kuruluş Anlaşmasına taraf ülkelerden birinin vatandaşı olan veya bu ülkelerin vatandaşı olmamakla beraber bu ülkelerden birinde yerleşim yeri veya faal bir işletmesi bulunan kişiler veya bunların halefleri, bir ülkede gerçekleştirmiş oldukları marka tescili başvurusundan itibaren 6 ay içerisinde aynı mal ve hizmeti temsil eden marka için Türkiye’de başvuru yapacak olurlarsa, aynı marka için Türkiye’de daha önce başvuru yapan kişilere göre rüçhanlı sayılacaklardır.[6] SMK m. 12/1 uyarınca rüçhan hakkının kullanılmasına ilişkin 6 aylık süre hak düşürücü süredir. Yani bu süre içerisinde kullanılmayan hak düşecektir[7]. Paris Sözleşmesinin 4. maddesinde rüçhan hakkının yalnızca ticaret markaları yönünden uygulanacağı düzenlenmişse de, 6769 Sayılı SMK’da bu hakkın kapsamı daha geniş düzenlenerek hizmet markalarının da rüçhan hakkından faydalanabileceği hüküm altına alınmıştır.
Rüçhan hakkından faydalanabilmek için ilk başvuru yapılan ülkenin yetkili kurumundan rüçhan hakkı belgesi alınması gerekmektedir.[8] Rüçhan hakkı, kendiliğinden doğmamaktadır. Başka bir deyişle, başvuru sahibi talep etmedikçe re’sen rüçhan hakkından faydalanması söz konusu olmayacaktır.[9]
SMK’nın 13. Maddesi uyarınca başvuru sahibi, rüçhan hakkı talebini başvuruyla birlikte ödediği ücretiyle beraber belirtir. Başvuru sahibi rüçhan hakkı belgesini başvuru tarihinden itibaren 3 ay içerisinde ibraz etmediği takdirde talep yapılmamış sayılır. Türkiye’de usulüne uygun olarak yapılmış marka başvurusuna dayanarak talep edilen rüçhan hakkı belgesi, ücretin ödendiğine ilişkin bilginin Kuruma sunulması koşuluyla marka sahibinin talebi üzerine verilir[10].
Başvuru rüçhanından yararlanmak için, ilk tescil başvurusunun usulüne uygun biçimde yapılmış olması ve bu başvurunun yetkili kurumca kabul edilmiş olması gerekmektedir[11]. Bu başvurunun neticelenip neticelenmeyişi rüçhan hakkı talebini ve diğer ülkede bu talebe binaen yapılacak tescili etkilemeyecektir. Rüçhan hakkı tamamen ilk tescil talebinden bağımsız ve ayrı bir haktır[12]. İlk tescil talebi reddedilse dahi rüçhanlı hakka dayanarak yapılan başvurunun kabul edilmesi mümkündür zira her marka tescili, tescil talep edilen ülkenin kendi mevzuatı uyarınca incelenerek gerçekleştirilmektedir.
Son olarak başvuru rüçhanından yararlanmak için, ilk tescile konu marka ile rüçhan hakkına dayanarak tescili talep edilecek markanın aynı/ayırt edilemeyecek kadar benzer nitelikte olması gerektiğine dikkat edilmelidir. İlk başvuruya konu edilen marka ile daha sonra gösterilen markanın farklı olması durumunda rüçhan hakkından faydalanılamayacaktır.
Sergi rüçhanı, Paris Sözleşmesi’nin 11. Maddesinde ve SMK’nın 12/3-4-5. maddesinde düzenlenmiştir. Buna göre, marka tescil başvurusuna konu markanın kullanılacağı mal veya hizmetleri Türkiye’de açılan ulusal ya da uluslararası sergilerde ya da Paris Sözleşmesi veya Dünya Ticaret Örgütü Kuruluş Anlaşmasına taraf devletlerde açılan resmi ya da resmi olarak tanınan uluslararası sergilerde markayla birlikte teşhir eden ve markanın tasdikli örneğini ibraz eden kişiler, teşhir tarihinden itibaren 6 ay süreyle Türkiye’de bu markanın başvurusu yönünden rüçhanlı sayılacaktır[13].
Sergi rüçhanından faydalanabilmek için, teşhir edilen ürünü ve üzerindeki marka gibi işaretleri açık ve tam biçimde gösteren fotoğraflarını içeren ve ürünün çeşidiyle bu ürünün sergide görünür şekilde konulduğu tarihi ve resmi açılış tarihini gösteren belge, Kuruma sunulmalıdır[14]. Bu belge, sergiyi organize eden yerli veya yabancı kuruluştan alınır[15].
Başvuru rüçhanında olduğu gibi sergi rüçhanı da SMK’nın 12. Maddesinin son maddesi uyarınca yalnızca aynı mal ve hizmetler yönünden öncelik sağlamaktadır. Başka bir deyişle, teşhir edilen mal veya hizmet ile rüçhanlı biçimde tescil edilmek istenen mal veya hizmet ayniyet taşımıyorsa, rüçhan hakkından faydalanılamayacaktır.
[1] Bkz. TDK Sözlüğü, https://sozluk.gov.tr, 02/01/2025 tarihli erişim.
[2] Hayri Bozgeyik, “Markalarda Rüçhan Hakları”, Ankara Barosu Fikri Mülkiyet ve Rekabet Hukuku Dergisi, C.7, S.1, (2007), 51.
[3] Yasaman, SMK Şerhi, C.3, 2302.
[4] A.g.e., C.1, 146.
[5] Sınai Mülkiyetin Korunmasına Dair Paris Sözleşmesi, 20/03/1888, www.turkpantent.com.tr (Erişim tarihi:03/01/2025)
[6] Murat Cangül, Marka Hakkının Ülkeselliği ve İstisnaları, 286.
[7]Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 1975/1259 E. 1975/3463 K. 20.05.1975 tarihli kararı, www. mevzuat.sinerjias.com.tr (Erişim tarihi:03/01/2025)
[8] Murat Cangül, Marka Hakkının Ülkeselliği ve İstisnaları, 286.
[9] Uğur Çolak, Türk Marka Hukuku, 5 bs. (İstanbul: On İki Levha Yayıncılık, 2023),146.
[10] “Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmelik” (30047 S.) Resmi Gazete, 24.04.2017.
[11] Murat Cangül, Marka Hakkının Ülkeselliği ve İstisnaları, 286.
[12] Yasaman, SMK Şerhi, C.3, 2305.
[13] Uğur Çolak, Türk Marka Hukuku, 148.
[14] Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmelik
[15] Cahit Suluk, Rauf Karasu ve Temel Nal, Fikri Mülkiyet Hukuku, 42.
En Son Yazarlar

MARKA HUKUKU KAPSAMINDA RÜÇHAN HAKKI
Devamını oku
MARKANIN İPTAL NEDENLERİ
Devamını oku